Elif Şafak – AŞK

Bundan kısa bir süre önce çıkan, Elif Şafak’ın aşk adlı romanını satın aldım. Zaten bu kitabı herhal görmeyen kalmamıstır, bunca krize rağmen çok iyi bir satış kampanyası ile, neredeyse tüm kitap evlerinin en ön raflarında ve çokca sayıda yer aldı. Ben yaklaşık 100 sayfasını okudum, amacım kitabı bitirip bir arkadasıma hediye etmekti ama onunla görüseceğimiz zamana yetiştiremedim sonra da kitabı yarım bıraktım, sonrada tekrardan okuyasım gelmedi. Nasılsa hayatımda yarım kalan tek roman bu değil. Belki bir gün kaldığımız yerden devam ederiz. Kitap 415 sayfa Doğan kitap tarafından çıkarılmış ve satış fiyatı 19.90. Neredeyse almak istediğiniz her yerde bulmanız da mümkün. Ben ilk 100 sayfa kadarını okuduğum için kitap hakkında pek yorum yapamıcam ama dili oraya kadar çok akıcı ve çok iyi kurgulanmış, yüzde 25lik okuma oranıma rağmen bu kitap bence alınası ve okunulası bir kitap.

Tabi kitabı belki ben okumadım ama o benim odamda öksüz kalmadı. Oda arkadasım, sevgili kardeşim İbrahim. İznini alarak kitabı okumaya başladı ve bir solukta 3-4 akkşamda bitirdi kitabı. Ve bende ondan kitapla ilgili bir yazı istedim. O da beni kırmadı ve yazdı bir şeyler. Şimdi söz İbrahim’de.

……

Selamlar ben İbrahim oda arkadaşım Erdal Abi bir kitap almış gelmiş odaya ama o okuyamadan kitaba ben el koydum.

Kitabın adı AŞK ve yazarı Elif ŞAFAK.

Sizlere okuduğum kitabın içeriğinden bahsedeceğim.
Dilimizden dolayı kabahatimiz olursa affola…
   
Kitabımızın adı Aşk belki çoğumuzun aklına günlük hayatta yaşadığımız türden aşk gelebilir ama sadece onunla sınırlı kalmamış manevi aşktan da bahsedilmiş.Kitap Boston da yaşayan bir ailenin yaşadıklarıyla başlamış ve bu ailenin ev hanımı 40 lı yaşlarındaki Ella. Kocasının kendisini aldattığını bile bile ve üç çocuğunu da düşünerek aileyi ayakta tutmaya çalışan bi anne. Kocasının yardımıyla bir yayınevinde edebiyat editörünün asistanı oluyor. Patronu tarafından Aşk Şeriatı adlı bir kitabın raporunu çıkarması görevi ile görevlendiriliyor. İşte ailevi sorunlar yaşayan ve kocasına duyduğu nefret nedeniyle aşka ve romantizme inanmayan Ella’nın hayatı bundan sonra bir anda değişiyor. Artı olarak Aşk Şeriatı- A.Z.ZAHARA’nın kitabı yanı AŞK’ın içinde bir kitap daha var.

Kitap şöyle başlıyor ki bu benim ilgimi çekti:

‘’Bundan uzun zaman önceydi.Bir roman düştü gönlüme Aşk Şeriatı.Yazmaya cesaret edemedim.Dilim lal oldu,kalemimin ucu kör.Kırk fırın ekmek yemeye yolladım kendimi.Dünyayı dolaştım.İnsanlar tanıdım,hikayeler topladım.Üzerinden çok bahar geçti.Fırınlarda ekmek kalmadı;ben hala ham,hala aşkta bir çocuk gibi toy…
‘hamuş’ derdi Mevlana kendine.Yani suskun.Düşündün mü hiç bir şairin ,hem de namı dünyayı sarmış bir şairin,yani işi gücü,varlığı,kimliği ve hatta soluduğu hava bile kelimelerden müteşekkil olan ve elli binden fazla muhteşem dizeye imza atmış bir insanın,nasıl olup da kendine SUSKUN adını verdiğini…?’’

Evet yukarıdan çıkarabileceğiniz gibi kitapta Mevlana Celaleddin Rumi’nin yaşamı anlatılmakta ve inanın bu romanın içinde roman olayı gerçekten de muhteşem kurgulanmış. Aşk Şeraiti’nde olağanüstülükler göze çarpıyor ama kim bilir bizim olağanüstü dediğimiz şeyler belki de gerçekten yaşandı.Açıkçası romanı okuduktan sonra ben anlatılanlara kalpten inanıyorum. Bilmiyorum belki de beni gerçekten etkiledi fakat romanın okuyana kalpten bir huzur vereceğine eminim. Aşk Şeriati’nde 40 kuraldan bahsediliyor ki bu kırk kural aşktan,insanlıktan,sevgiden ve iyiye dair her şeyden öğütler veriyor. Romanda çoğumuzun yaşadığı ikilemleri, kibiri, öfkeyi yenmenin yolları anlatılıyor.

Aşka küsmüş onu bulamamış Ella için okuduğu kitap onun aşka bakış açısını değiştiriyor.Ve kitabın yazarıyla bilgisayarda yazışmaya başlıyor.Belli bir zaman sonra ona aşık oluyor .kısa bir süre içinde olsa onunla bu aşkı yaşıyor.Bu aşkın neden kısa sürdüğü ise kitabın çekiciliğini arttıran özelliklerden.Kitap insanı sıkmıyor çünkü olaylar döngüsü hiç bitmemiş.
Son olarak ben size bu kırk kuraldan kırkıncısını söylemek istiyorum:

Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır.Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmayalım mecazi mi,yoksa dünyevi,semavi ya da cismani mi diye sorma!Ayrımlar ayrımları doğurur.Aşk’ın ise hiçbir sıfata ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.
Başlı başına bir dünyadır aşk.Ya tam ortasındasındır,merkezinde,ya da dışındasındır,hasretinde.

 
Aşkın manasını böylesine güzel açıklayan bu kitabı almanızı tavsiye ederim.

Evet İbrahim’de kitabı almanızı ve okumanızı tavsiye ediyor. Öylese sizlerde bizi kırmayıp alıp okursunuz herhal.

 

Bu yazıyı sosyal medya paylaşabilirsiniz

Yazar: Erdal Erdoğdu

Ülkemizin önde gelen iletişim danışmanlığı firmalarının PR ve dijital ekiplerinde görev aldım, birçok üniversite ve özel eğitim kurumunda iletişim bilimleri üzerine eğitimler verdim. Kamu kurumlarında iletişim birimi yöneticiliği yapmaktayım.

“Elif Şafak – AŞK” için 112 yorum

  1. bu kıtap mevlana ve tebrızli semsın ıcındeki o boslgu nasıl doldurdugunu anlatıgını naladım ben. ancak sunu da eklemek ısıtyorum herkezın ıcınde bır bosluk var! belkı ınanmıyacaksınız ama ben bu kıtabı hatta mevlana ve semsı detaylı bılmezden once kendıme sormustum benım ruh ıkızım kım kımse benı tatmın etmıyor dıye. bu kıtabı okuduktan sonra once bır guldum sonra kım oldugnu soylemıyor ama nasıl bulacagımı soyledıgını fark ettım!
    gercekten cok guzel bır calısma olmus okumuyanlara tavsıye edıyorum fazla kımse ılgılenmıyor ancak ne kacırdıklarını bılmıyorlar…

  2. hala okuyorum DİNLE anlamında kullanılan BİŞREV yanı bütün bölümler B ile başlıyo sırrı ne bulamıyorum çokk merak ediyorum:(

  3. @Berrin
    dün gece sabaha doğru bitirdim kitabı..rumi lie şemsin aşkı..çöl gülü,ella ile zahara.dilenci,sarhoş,gerçekten çok iyi kurdulanmıştı..üzülürken kitabın bittiğine bi baktım buradayım..ve sizde buradasınız…tesadüf yoktur…

  4. kitabı 2 hafta önce bitirdim.muhteşem kelimesi yanında az bile kalır. hem sonunu merak ediyorum hem bitmesin istiyorum böyle böyle bititrdim. bence hemen o kitabı bulup okumalısınız süper harika.. kitabı okurken kendimi buldum resmen okudugunuza pişman olmayacaksınız buna emin olun..

  5. Okurken büyük keyf aldigim bir kitab. Daha sonra Mevlanayi ve Semsi daha iyi anlayabilmem icin bir cok literatür aldim kendime. Belkide kendimi tanimayi umuyorum bu arastirma sonunda. Kimbilir.
    Hee birde, artik bende Semsin duasi ile dua ediyorum ” yarab bana tahammül edebilecek birini yaratmadin mi?” Sanki sitem gibi gelen bu satir esas bir yakaris…
    Selamlar…

  6. kitabın yarısını okudum ve içimde tarif edilemez duygular var. herkese tavsiye ederim mutlka okuyun sevgilerle……….

  7. O kadar güzel bir roman ki adeta okurken kapıldım mevlana ve şemse. bazen yemek bile yemedim uyku bile uyumadım sırf biraz daha okuyabilmek için. dün gece saat on iki gibi bitirdim romanı .allah herkeze ilahi aşk nasip etsin. çok etkilendim bugün sabah ezan okunurken aziz in ölümü aklıma geldi hala ordayım romandayım etkisi altındayım. çok şey öğrendim bu romanı okurken belki bir gün şems olamayız ama mevlana gibi muhteşem bir şair olabiliriz .aşk, dünyadaki en güzel en muhteşem bir duygu belki tatmadık ama kıyısından geçtik sayılır . henüz on altı yaşındayım inşallah nice mevlana ve şemsler çıkar karşımıza.uzun bir süre etkisi altında kalacağıma eminim tüm arkadaşlarıma tavsiye ediyorum. bu benim ilk romanım aslında ilk değil önceden bir kaç romana başlamıştım ama devamı gelmedi bir türlü.roman okumanın helede son sayfalarını ağlayarak bitirmenin ne demek olduğunu tattım eminim ki kendimden bu son romanım değil adeta elif şafak beni roman okumaya davet etti bu kitabıyla . bu romanı okumam için beni yönlendiren akçaabat imkb anadolu lisesi edebiyat öğretmeni didem devrim-kanburoğlu hocama çok teşekkür ederim. HERKEZİN OKUMASI DİLEĞİYLE NESLİHAN…

  8. Kitabın her bölümünün B harfi ile baslamasının sebebini Elif Şafak’a sordular bir röportajda…Oda şöyle demiş: Mevlananın mesnevisindede her bölüm B ile baslar , tasavvufla igilenenlerin sıkca yaptıgı birsey. Bende kendi kitabımda böyle küçük bir oyun yapmak istedim.

  9. İslamın geniş bir yelpazede her tabakaya seslendiği mizaç,meşguliyet alanı ve karakter bakımından birbirinden farklılık arz eden muhtelif insanları islami kaidelerle ittifak etmesi dahi kuşatıcılığıyla herkesi sarıp sarmaladığı şems ve mevlana ikilisiyle de bağdaştırılarak oldukça açık anlatılmış.Mekanlar farklı olsa da aynı gökkubenin altında yaşıyor olmanın verdiği imtiyaz, arayış içinde olan ve kalbinin ya da zihninin kuytu, metruk yerinde dahi olsa islamın hoşgürüsüyle kuşatılmışlık bizi bir merhale daha üstlere taşımakta. Esrik serkeş fahişe cüzamlı ya da dilenci her kim olursan ol gel anlayışı satır aralarına adeta nakşedilmiş.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial