Çocuklar öğrenirken aileler keşfediyor

image2Ayrıntı Sanat Akademisi, 5-8 yaş aralığında ki çocukların eğlenirken öğrenmesi, yaratıcılıklarını geliştirirken kendilerini keşfetmeleri adına Aralık ayı boyunca her Pazar günü ‘Bana Bir Sır Ver’ adlı çocuk ve ebeveyn atölyesi düzenliyor. Vincent Van Gogh, Edvard Munch ve Şeker Ahmet Paşa’nın nadide eserlerinin çocukların gözünden yeniden resmedileceği atölyelerde, çocuklar eğlenerek hünerlerini sergilerken aileler de çocuklarının bilmedikleri yönlerini keşfedecekler.

Ayrıntı Sanat Akademisi, sergilediği solo sergilerle büyük beğeni kazanan ve Contemporary İstanbul’da başarılı çıkış yapan ressam Nurdan Likos ile gerçekleştirdiği çalışmalarla uluslararası platformlarda adını duyuran gelişim psikoloğu ve anne baba koçu Ayşegül Cebenoyan’ı bir araya getiriyor ve İstanbul’da çocuk ve ebeveyn atölye çalışmaları düzenlemeye başlıyor. Okumaya devam et “Çocuklar öğrenirken aileler keşfediyor”

Yeniden Hello World

Bundan bir önceki yazımın tarihine baktığınızda tam iki ay öncesini göstermekte. Eminim ki blogumu ziyaret eden birçok kişi artık o yazıları görmekten sıkıldı. Evet, iki aydır yazmıyordum, belki birkaç ay daha yazmayacaktım ama bu dönem içinde tekrardan yazmam için birçok dilek aldım, Sevgili dostum Sinan tarafından isteğim dışında bir tema hazırlandı, sırf tekrardan bıdı bıdı yapayım diye! Herkese çok ama çok teşekkür ederim.

 

Ki mi zaman oluyormuş demek ben de yeni öğrendim; ‘Dünya’ya söyleyecek sözlerim var’ diyen insanların bile sözleri bitiyor, dilleri lal oluyormuş. İki ay sonra kürkçü dükkanıma geri döndüm, merak etmeyin bundan sonra yazı yazmaya devam edeceğim ama bir değişiklik olacak yazılarımda, bundan sonra aşk yok, meşk yok, müzik yok, gitar yok, yemek tarifi eklemek yok, kısacası bundan sonra geyik yapmayı bırakıyoruz.

 

 Peki, ne var derseniz; pazarlama, halkla ilişkiler, reklamcılık, medya ve iletişimle ilgili yani üzerine eğitim aldığım konular hakkındaki yazılarım olacak. Yani sizin anlayacağınız artık buralar tatsız tuzsuz olacak ama eminim daha güzel olacak(aramızda kalsın arada bir güncel konulara da değiniriz merak etmeyin). Şu an okuduğunuz yazı blogumda ki birçok kategori için son yazı olacak, bu iki aylık dönemde yaklaşık 200 adet yazıyı sildim blogumdan. Ama bazılarına kıyamadım, kıyamamamın sebebi ise tamamı ile yazıların güzelliğinden çok, çok güzel insanlar tarafından yazılmış yorumları içermeleri. O yorumlar silinmesin diye yazıları da maalesef kaldıramadım. Evet, bugün blog için bir dönüm noktası, aynı benim gibi. Bugüne kadar blogum üzerinden bana ulaşan herkese istekleri doğrultusunda elimden geldiğince yardım etmeye çalıştım. Onlarca teze yardım ettim, çok güzel toplantılara davet edildim ve bunları aslında eğitimi aldığım sektör hakkında pek emek harcamazken yaptım. Bundan sonra tamamen kendi sektörüm hakkında bilgi ve becerilerimi paylaşmaya çalışacağım ve bu doğrultuda tekrardan, elimden geldiğince insanlara yardım etmeye devam edeceğim, umuyorum ki blogum öyle bir hal alır ve kişiler bana bir şey sormadan bu platform üzerinden aradıkları bilgilere ulaşabilirler.

 

WordPress ile blog açtığınızda ilk yazı olarak, Hello World! Yazısı tamamen deneme amaçlı otomatik olarak sisteme atılır ve ana sayfada görülür, ben de bu yazıma ‘Yeniden Hello World’ başlığını uygun gördüm, umuyorum gerçekten yeni bir başlangıç olsun diye.

 

Herkese şimdiden hoş bulduk diyor, saygı ve selamlarımı sunuyorum…

dansizmiRitim dans ve ritim gösterisi

Yazımın ilk giriş cümlesi; ben daha önce böyle bir şey izlemedim… Televizyondan duyar, gazetelerden okurdum, işte sultans of the dance  yüz binlerce izleyiciye ulaştı, Anadolu ateşi insanları coşturmaya devam ediyor diye. Ama izlemek hiç kısmet olmamıştı, olmadı da. Ama güzel İzmir’in güzel yanlarından biri de bir çok şeye ulaşabilecek olmanız. Belki sultans of the dance izleyemedim, belki Anadolu ateşini göremedim ama en az onlar kadar iyi olduklarına beni inandıran DANS-İZMİ’RİTM grubunun geçen hafta sonu E.Ü Atatürk Kültür Merkezinde sergiledikleri muhteşem gösteriye gitme şansım oldu. Yaklaşık 30 kişinin, set arkasıyla birlikte yaklaşık 50 kişinin muhteşem uyum ve koordinasyonunu,  uzun süreli kaliteli bir çalışmanın nasıl muhteşem bir dans gösterisini ortaya çıkardığını gözlerimle gördüm. Ne yalan söyleyeyim hayran kaldım. Bu gösteriye beni davet eden ve program esnasında bana eşlik eden Sevgili Mümin Erakbaş’a teşekkür etmemek olmaz. Akabinde ben gösteriyi kendimce 11 bölüme ayırdım. Şimdi sizlere azar azar bu bölümler hakkında bilgi vereyim.

 

  • 1- Tekno müzik eşliğinde, dansçıların kollarına, avuçlarının içine, ve ayaklarına taktıkları ışıklar ile yaptıkları, güzel bir ışık gösterisi. Dalgalar, martıların kanat çırpışı, Meksika dalgalanması, ama asıl olarak bende uyandırdığı etki, ateş böceklerini anımsatmalarıydı.
  • 2- Sema gösterisi, çok kısa sürdü, modernize edilmiş bir Mevlevi kıyafeti ve orijinal olmayan bir semazen. İnsanı yüreğinden yakalayan Gel Gör Beni ilahisi ile gerçekten insanın tüylerini diken diken eden anlar.
  • 3- Şu an sözlerini net hatırlayamadığım ‘kaçsam,kalemim yanıyor, kimden işitsem ismini..derdimden ufuklardasın, kalbim yanıyor ismini her kimden işitsem..’ bir şarkı eşliğinde (yav ben bu bölümü çok beğendiğimi hatırlıyorum ama hem şarkıyı hem dans içeriğini unutmuşum) güzel bir dans. Okumaya devam et “dansizmiRitim dans ve ritim gösterisi”

KABUK (kısa film)

Okulda çok sevdiğim arkadaşlarımın başında gelen Ali Cem Doğan ben bildim bileli bir kültür/sanat insanı, bir güzel muhabbet insanı olmuştur benim için. (tanışalı zaten 2 yıl oldu alt tarafı) Okul içinde derslerimiz,programlarımız,bölümlerimiz çok farklı olduğu için eskisi kadar sık görüşemiyoruz ama geçen akşam bir vesile görüştük. Bana bir kısa film çektiğinden bahsetti. Onun adına inanın ne kadar çok sevindiğimi bilemezsiniz. Bir insanın istediği yolda adımlar atmaya başlaması ve onun gözlerindeki isteği ve hırsı görmek, bana büyük zevk ve gurur verdi. (Alicim senden yaşça büyük olmam dolasıyla, seninle gurur duyma hakkına sahibim her hal, ki bir insan arkadaşıyla da gurur duyabilir) İşte sohbetimiz esnasında filmin birçok aksiliğe karşın neredeyse bitmek üzere olduğundan, bu filme ieu sinema kulübünün okul içinde düzenleyeceği kısa film yarışmasına katılacağından, eğer istediği geri bildirimleri alması durumunda hedefleri büyüteceğinden bahsetti. Ve bende her zaman yaptığım gibi nasihate boğdum onu. Dün akşam film her şeyi ile bitti ve ben izleme fırsatı buldum, film baba ve oğul arasındaki kısmi bir ilişkiden bahsediyor ve isimde bununla ilgili. Haydi bağlantıyı siz kuruverin 🙂 Alicim eğer bir iş için emek harcıyorsan, ve bu senin için doğru ve güzelse, içinden ne geliyorsa yapman gerektiğini, onlar için savaşman gerektiğini sen benden iyi biliyorsun. İlk film mi, ilk film, çiğlik var mı, var, daha iyisi yapılabilir mi, her zaman, ama daha iyisini çekene kadar, elimizdeki en iyi kısa filmimiz bu. Yolun açık olsun kardeşim. Başardın ve başarılarının devamını dilerim.

 

 

 

Ege Sanat Topluluğu- Tiyatro oyunu- Guguk Kuşu (ken kesey)

Oyunlaştıran: Dale Wassermann

Reji: Edip Deder, Fırat Özmen Akıncı

Dramaturji: Açelye Uçan, Ali Ersam Karadeniz, Eda Dinler, Edip Deder, Erhan Bolatoğlu, Esin Yüksel, Fırat Özmen Akıncı, İlknur Yıldız, Kazım Başer, Kerem Özten, Merve Güner, Mustafa Sıkıntı, Neslihan Köroğlu, Tanıl Levent, Yücel Kızılöz

Oyuncu kadrosu;
              Hemşire Flinn      : Açelye Uçan
              McMurphy           : Ali Ersam Karadeniz
              Sandra                  :Ceren Demirci
              Hemşire Ratched  : Eda Dinler
              Dr. Spivey             : Edip Deder
              Harding                : Erhan Bolatoğlu
              Martini                 : Fırat Özmen Akıncı
              Hemşire Lusin     :Gülhan Otur
              Williams              :Harun Güven
              Candy                  : Merve Güner
              Waren                 : Mustafa Sıkıntı
              Cheswick           :Soner Şeneken
              Billy                   : Tanıl Levent
              Reis Bromden    : Yücel Kızılöz
              Kronikler           :Burak Akbaş, Cem Öntaş, Onur Uygun, Okran Varan, Recep Yıldız
              Ziyaretçiler        : Esin Yüksel, Gülin Urcun, İlknur Yıldız, Setenay Özaydemir

 Işık      : Gamze Bulut
 Müzik  : Neslihan Köroğlu
 Dekor  : Soner Şeneken, Tanıl Levent
 Afiş     : Nursun Karaburun
Yer       : Ege Üniversitesi Kampüs Kültür Merkezi (Mötbe)
Tarih    : 21.03.2009 (benim gittiğim)
Ücret   : Öğrenci 3tl, Tam 5tl
Organizasyon : Ege Sanat
Tel       : 0506 7886779 – e-mail : egesanatatolyesi@gmail.com

Guguk Kuşu – Ken Kesey
……………………………………………………………….
İnsanlığın egemen olduğu ideolojileri tarih içinde kendi varlıklarını, sürekli olarak ‘öteki’sini, ‘anormal’ini, ‘düşman’ını var edip tanımladıktan sonra onu hakimiyetine almak, hakimiyetine alamıyorsa hapsetmek, hapsedemiyorsa yok etmek üzerine inşa etmişlerdir. Toplum(lar) var olduğu sürece bu ‘toplum dışılar’ da var olmuştur ve bunlara çeşitli toplumsal kompartmanlara yerleştirmişler ve tasnif edilmişlerdir.
‘Deli’ de bu ‘toplumdışı’  çehrelerden biridir.
Günümüz dünya düzeninde hereksin tek tiplileştirilmeye çalışıldığı, farklılıkların tahammülsüzlükle yok edildiği bir savaş ve linç psikolojisi içinde yaşamı zapt etmiş muktedirler çağında diyoruz ki; akıllı mı dediniz, evet biz deliyiz; normal mi dediniz evet biz anormaliz; biz mi dediniz hayır biz ötekiyiz.

Okumaya devam et “Ege Sanat Topluluğu- Tiyatro oyunu- Guguk Kuşu (ken kesey)”

yazamak’lı çizemek’li Ümraniye..

az önce sevgili kardeşim sinan atayla birlikte yazamak.com’a güzel iki duyuru geçtik bu duyurular istanbul/ümraniye belediyesinin düzenlediği 30 bin ytl ödüllü resim yarısması ve 17 bin 5yüz ytl ödüllü hikaye yazma yarısmaları…bu türlü organizasyonlar benim cok hosuma gidiyor…çünkü 10 yıl önce çöp dagı patlaması faciasıyla türkiye gündemine oturan,varos kimliğiyle zirve yapan,her türlü pis işin merkezi durumunda olan ümraniye’den bugün kültür merkezlerinde her türlü sanat dalı eğitimi veren gercekten hatrı sayılır sanatsal organizasyonlar düzenleyen bir ümraniyeye dönüsmek bir ümraniyeli olarak beni mutlu ediyor ve gelecek içinde ümitlendiriyor aslında…

ümraniye belediyesi

yarısma hakkında geniş bilgi için tıklayınız efenim…

bir diğer yarısmada hikaye yazma yarısması….aman aman diyim ben size amatörler bence bu atmosferin havasını almalısınız 2yarısmanın jürisindede çok büyük profesörler var..sırf onlarla tanısmak için bile bu yarısmalara katılınır…hem böyle böyle profesyonel olur canım..öyle evde kendin yaz kendin çiz nereye kadar…

ümraniye belediyesi

 bu yarısma içinde daha geniş bilgi için çekinmeyin efendim korkmayın tıklayın..bu tıklamanız belki sizi hayallerinize götürcek… 🙂

 güzel kalsın hersey ve herkes…

Dünya şairleri İstanbul-Ümraniye’de buluşuyor…

 Arkadaşlar ben izmirde üniversite okumakla birlik,nacizane istanbulu’un ümraniye ilçesinde ailemle birlikte ikamet etmekteyim…ümraniye 94 yılında çöp dağı patlaması faciası ile türkiye gündemine oturan,yıllarca bununla anılan,bunun yanında her türlü batağın döndüğü,sapıklarıyla anılan bir ilçe..ama bir yada birkaç kişinin yaptıgı şaçmalıklardan dolayı burda yaşayan 750 bine yakın insan suclanamaz sanırsam.son bir kaç yıldırda ümraniye bu varoş imajından sıyrılmaya başladı ve sanırsam şimdiki en büyük hedef istanbulun ve dolasıyla türkiyenin imaj ilçeleri arasına girmenin yanında 2010 yılı dünya kültür başkenti olacak olan istanbulun kültür başkenti olmak…bununla ilgili inanın çok büyük çalışmalar yapılıyor… http://www.umraniye.bel.tr  adresini takip ederek,gerek kamusal alandaki halkla ilişkiler faaliyetlerine hemde birçok kamu kurulusu tarafından yapılamayan kültür faaliyetlerine rastlayabilirsiniz…bende bu siteye öyle bir bakarken baslıkta ki olayla karsılastım ve cok hosuma gitti…keske o tarihte burda olabilsem ama yokum…yinede belki aranızda ilgilenenler olabilir..

Yurt içi ve yurtdışından şairlerin katılımıyla gerçekleştirilecek ‘Uluslararası Şiir Gecesi’,   24 Kasım Cumartesi günü, saat 18.30’da Ümraniye Belediyesi Kültür Merkezi’nde Ümraniyelilerle  ve İstanbullularla ümraniyebuluşuyor. Farklı coğrafyalardan gelecek şairler kendilerine ait eserleri seslendirecek ve şiirle ilgili düşüncelerini Ümraniyelilerle paylaşacak. Aralarında A.B.D’den Hamida Chopra, Pakistan’dan Doç. Dr. Muhammad Karman, İngiltere’den Parvez Muzaffar, Hindistan’dan Mazhar Hanefi gibi şairlerin katılacağı geceye Türkiye’den de Prof. Dr. Nurullah Genç, şair Metin Önal Mengüşoğlu ve Prof. Dr. Halil Toker’in de yer alacağı bir grup şair katılacak.Programa bütün şiir dostları davetlidir.
Tarih: 24 Kasım 2007 Cumartesi
Yer: Ümraniye Belediyesi Kültür Merkezi
Saat: 18.30

 

 

ümraniye