Bundan yaklaşık 5 ay önce İzmir Kitap Fuarı’ndan Buket Uzuner’in İstanbullular adlı eserini satın aldım. Bu kitabı daha öncesinde sınıfta 1-2 arkadaşımda görmüş, okuyup okumamam konusunda fikirlerini almış, inceden göz atmıştım. Ailesi yaklaşık 300 yıldır İstanbul’da yaşayan biri olarak, tüm esmerliği ile insanları İstanbullu olduğuna inandıramayan ben için, isim itibari ile gerçekten ilgi çekici bir kitap idi. Buna karşın Buket Uzuner ismi bana yabancıydı. Ben bir edebiyat eleştirmeni değilim, ne yazarı ne yazdıkları hakkında edebi açıdan bir yorum yapamam. Ama okumayı seviyorum. Buket Uzuner’in İstanbullular adlı romanının kısa içeriğine yazarın sitesinden ulaşmak mümkün bu vesileyle burada ben herhangi bir bölüm paylaşmayacağım.
‘İstanbul benim canım vatanım da vatanım İstanbul İstanbul demiş bir başka yazarımız. Acaba dünya üzerinde uğruna bu kadar kitap, şiir, şarkı yazılmış, uğruna savaşlar verilmiş bir başka şehir daha var mıdır? Yazar’da bu kitabında bence bundan bahsetmiş. İstanbul’a aşık insanların öyküsü, bir vesile İstanbul’a gelmiş, akabinde İstanbullu oluvermişlerin öyküsü, aşkı uğruna İstanbul’u terketmiş ama İstanbul’un aşkına dayanamayıp geri dönmüşlerin öyküsü var bu kitapta. ‘
‘Yazarın dili, bu kitap öncesinde okuduğum İskender Pala ve Elif Şafak gibi yazarlara nazaran daha kolay ve anlaşılır çünkü sokak dilinin rahatlığı var hatta argo kelimeler çok göze çarpıyor.’ Yine de ben bu kitabı okurken zevk aldım. Yazarımızın biografisine ve verdiği eserlere bakınca benim onu keşfetmekte ki geç kalmışlığım büyük üzüntü verdi bana.
Buket Hocam’ın başarılarının devamını, bizlere söyleyecek sözlerinin hiç bitmemesini dilememek ayıp olur. Bu noktadan sonra başlığımızın 2. bölümüne geçmek istiyorum. Ne kadar okuyoruz? Bu kitabı okuduğum günler esnasında bir sabah, yurtta karşı odamda kalan arkadaşlardan biriyle karşılaştım, selam sabah, bir iki hoş beşin ardından bana ‘Erdal hayırdır kız tavlamaya mı gidiyorsun?’ dedi. Uyku sersemliği ile olsa hayırdır, anlayamadım dedim ve o da konuyu kitaba bağladı. Buket Uzuner ve Canan Tan gibi yazarların, popüler yazarlar olduğunu ve erkekler tarafından bayanlara yaklaşabilmek için kullanıldığını söyledi. Yüzümde ‘hadi oradan’ dercesine olan tebessümümle iyi dersler deyip ayrıldım yanından. Ama aklıma onlarca soru geldi, üniversite öğrencileri olarak ne kadar kitap okuyorduk ki, bir de bunu arkadaşlık kurmak adına yapabilecektik? Ülkemiz okur yazarlık oranında %88,3’lük oranı ile dünya üzerinde 52. sırada. (kaynak). Buna oranla benim bu kitabı okuduğum dönemde ülkemizin haftalık gazete tirajı ise 6milyon civarında.(kaynak) Haftada 6 milyon gazete her gazeteyi 3er kişinin okuduğunu hesap edelim 18milyon adet yapar, 10milyon insan da internet üzerinden gazete okusun, 30milyon kişi haftada gazete okuyor! Bunlara artı olarak kitap basımında, ve kitap satışında dünyada son sıralarda olduğumuzda işin bir diğer cabası. (kaynak) Son İzmir kitap fuarında ve sürekli gittiğim kitapcılarda durumun kendi gözlerimle ile görebiliyorum. Birkaç popüler yazar ve onların kitapları ile dönen sektör. Bunları görüp bildikçe acaba gerçekten kız tavlamak için kitap okuyanlar var mıdır, varsa onlar nasıl insandır diye sormadan edemeyeceğim. Benim bildiğim ve gördüğüm BİZ MALESEF OKUMUYORUZ, OKUYOR GİBİ YAPIP KENDİMİZİ, GELECEĞİMİZİ, BİLGİMİZİ KANDIRIYORUZ…
Şu aşamada elimden sadece ağlanacak halimze gülmek geliyor.
ewt yazdıklarının hepsine katılıyorum okumayı sevmeyen bi toplumuz ve itiraf ediyorum onlardan biride benim ama inş bundan sonra okuycam ve küçücük bi kitab kurdu olucağım işe ilk olarak başlıycam kitabda buket uzuner’in istanbullular kitabı olucak ama cidden birilerini tavlamak veya dikkat çekmek için deil okumak istedğim için okuycagım böyle güzel düşüncelerini paylaştıgın için her koyun kendi bacagından asılır demediğin için tsk ederim 🙂
Eline sağlık. Çok güzel bir yazı olmuş. Herkes için ders niteliğinde.
OKUMAK..
KİTAP OKURKEN DOĞRU TERCİH YAPMAK GEREKİR.BENİM GİBİ GÜLMEK İÇİN KİTAP OKUYORSANIZ VAY HALİNİZEE..KİTABI BITIRDİĞİNİZ DE SİZE HİÇBİRŞEY KATMADIĞINI ANLAYACAKSINIZ..
KİTAPLIĞIMI TAMAMEN DEĞİŞTİRMEM GEREKİYOR GALİBA..
ŞU TAVLAMA KONUSUNA TAKILDIM BEN..KİMİ KANDIRIYORLAR ACABA KARŞISINDAKİNİ? KENDİNİ? VAH GARİP İNSANLAR..
KİTAP OKUMA BİLİNCİNİ HERKESE BİR ŞEKILDE AŞILAMAK GEREKİYOR.BOŞ ZAMANLARDA YAPILCAK EN GÜZEL ŞEY.BAZEN OTOBÜSTE BOŞ OTURAN İNSANLARA BAKIP’KARDESIM NE BOŞ OTURUYORSUN ALAYDIN ELINE BI GAZETE BI KITAP ZAMANINI DEĞERLENDİRİVEREYDİN GARİİİ..DİYEMİYORUM :))) )
BUKET UZUNER-İSTANBULLULAR
(mesaj alınmıştır.teşekkürler..)
@enteresan, eğer yazdıklarım seni etkilediyse ne mutlu bana.
@Yener Yıldız, Hocam saolasın.. Umarım ders cıkarması gerekenler, az da olsa bir şeyler çıkartırlar.
@Küçük; Bilahire konusalım bunları 🙂
sayın erdal bey.ben kitap okumayı seven biri olarak bu sözünüze çok alındığımı bilmenizi isterim.çevremizde bir çok insan kitap sevgisinden mahrum olsa da kitabı yaşayan yaşatmaya çalışan insanlaaar var emin olunuz.Buket hanımın kitabını raastgele kütüphanede dolaşırken buldum ve bu yazarı sorgulamak istedim. velev ki sizi ve yazınızı okudum.Teşekkr ederim kitp hakkında ki bilgilerinizden elif şafak aşkta ağır bir üslup kullanmıştı ama güzeldi gerçekten iskender palanın 2darbe arasında yı biraz daha sade bulmuştum ama bu kitapları okumak bana çok büyük keyifler verdi.umuyorum ki buket uzuner de en az onlar kadar başarılıdır.