Eğer siz erkekseniz biz değiliz!

Bkadinaban da aslında bir ananın evladıydı oğul, büyümüş güya adam olmuştu evlenmişti hatta eşi hamileydi. Her yerde böbürleniyordu erkek adamın erkek evladı olur diye. Ama annen sana hamileyken ona şiddet uyguladı, dövdü, öldüresiye dövdü, hem seni hem de anneni! Aslında doğumuna da az kalmıştı ama doğamadın be oğul. Bir erkek müşvettesinin kurbanı olarak doğmadan veda ettin hayata. Arkanda gözü yaşlı bir ana bırakarak. Sen bilmezsin ama evlat acısı zordur hem de çok zordur.

Sana bunu yapan erkektiyse, biz değiliz be oğul!

Annen, baban, sen ve küçük kız kardeşin çok güzel bir aileydiniz. Her mevsim bahar her anınız mutluluk doluydu. Ama bir gün okul çıkısı bir erkek müsvettesi daha 10 yaşındaki kız kardeşini kaçırmıştı. Aradınız, aradınız, aradınız ama nafile! Bir gün polisler çaldı kapınızı annen tüm heyecanıyla açtı kapıyı ama gelen kardeşin değil onun ölüm haberiydi! O dünyalar güzeli kız kardeşin pedofili kurbanı olmuş, taciz edilmiş, dövülmüş ve öldürülmüştü. Ardında gözü yaşlı bir baba, ana ve seni bırakarak! Kardeş acısı ne zormuş değil mi?

Kız kardeşine bunu yapan erkektiyse, biz değiliz be oğul!

Büyümüşsün, en delikanlı çağlarındasın, üniversite sıraları da pek yakıştı sana. Yeni yeni sevdalanıyorsun bir çift göze, senin için atan gencecik bir kalbe. Bugün senin doğum günün, arkadaşlarınla ve tabiki sevgilinle eğlenmeye çıkmışsınız. Yan masadaki tipler pek tekin değil, önce abuk sabuk bakışmalar sonra yanınızdaki kızlara yavaştan tacizler başlıyor. Rahatsız olup mekandan çıkıyorsunuz ama sizi takip ediyorlar, tenha bir noktada sizi kıstırıp, darp ediyorlar, tam kız arkadaşlarınızı kaçırmaya çalışıyorlar ki civardakiler yetişiyor, verilmiş sadakanız varmış, Allah sizi korumuş diyorlar.

Ama size bunu yapanlar erkektiyse, biz değiliz be oğul!

Sonra evleniyorsun, ne kadar güzel bir düğündü değil mi? Hala tüm kolu komşunun dilinde siz varsınız. Senin işler yerinde, evinizdeki mutluluğunuz resmen gülüşünüzden damlıyor. Bir gören kırk bir kere maşallah demeden geçemiyor yanınızdan. Yine yoğun bir iş günü, telefonun susmak bilmiyor ama yetişmesi gereken işler var diye açmıyorsun telefonu ama biri ısrarla arıyor, numarayı bilmiyorsun, en sonunda dayanamayıp açtığında telefonun diğer tarafındaki ses çabuk yetişin eşinizin durumu çok kötü, şu hastanedeyiz çabuk gelin diyor. Ne yapacağını bilemiyorsun, canını dişine takarak yetişiyorsun hastaneye. Gündüz gözüyle motosikletli iki kişi gasp etmişler eşini, o da çantasını bırakmayınca yerlerde sürüklenmiş. Canından kıymetli miydi keşke bıraksaydın çantanı diyorsun, o da evin bir aylık parası vardı içinde nasıl bırakırdım diyor. Nefesin düğümleniyor kursağında..

Eşine bunları yapanlar erkektiyse, biz değiliz be oğul!

Acısıyla tatlısıyla geçiyor hayat. Allah nasip ediyor ve bir kızınız oluyor. Özenip, bezeniyorsunuz, her şeyin en iyisi onun olsun istiyorsunuz. Zaman çabuk geçiyor, o minicik kızınız büyüyüp üniversiteye gidiyor. Okul biraz uzak ama olsun, kazanmış o kadar, okumasın mı? Hem senin kızın okuyup doktor olacak, mühendis olacak, avukat olacak değil mi? Annesi çoktan başlamış çeyizini hazırlamaya, günün birinde beyaz atlı prens geldiğinde onu prensesler gibi yolcu etmek için..

Bir akşam ikiniz de pencerenin önündesiniz, içeriden mis gibi yemek kokuları geliyor, kızınız okuldan geldiği gibi sofraya oturacaksınız ama ortalıklarda yok. Arıyorsunuz telefonu kapalı, arkadaşlarını arıyorsunuz amcacım biz az önce ayrıldık, minibüsteydi, birazdan gelir diyor. Ama yok yok yok.. Kızınız gelmiyor.

Sonra o malum haber ulaşıyor evinize, oracığa yığılıyorsunuz o an zaman duruyor ve siz de evladınızla ölüyorsunuz..

Hele bir de yapılanları öğrenince!

Kızına bunları yapanlar erkektiyse, biz değiliz be oğul!

Bir ananın oğlusun, bir kadının ağabeyi ya da kardeşisin, birinin eşinin ve Allah’ın en büyük hediyesiyle bir kız çocuğunun babasının..

Ne annene ne ablana ne kardeşine ne eşine ne de kızına ne senin ne de bir başkasının en küçük bir zarar vermeye hakkı var mı? Ya da yaparsa sen ne yaparsın be oğul?

O kadın sana ana olur, Yüce Yaratıcı cenneti onun ayakları altına serer,

O kadın sana abla olur, en sıkıstığın anda en büyük destekcin olur,

O kadın sana eş olur, hayatın bayram olur,

O kadın sana evlat olur dünyalar senin olur..

Ama sen adamsan, adamlığını adam gibi yaparsan.

Yoksa sen de eşini döversen, birinin karısını gasp edersen, birinin kız arkadaşını taciz edersen, birinin kızına tecavüz edersen ya da sen evet sen oğul bir kadının canını yakarsan..

Sen erkeksen, adamsan biz değiliz be oğul!

—-

Not: Bu yazım Özgecan Aslan özelinde, tüm şiddet mağduru kadınlar için yazılmıştır. Kadınlara verilen en küçük bir zararda inanın büyük vicdan azabı çeken bir kardeşiniz, arkadaşınız olarak, size bunları yapanların en büyük cezalarla cezalandırılması gerekildiğini düşünüyorum. Umuyorum yetkililer artık o kör uykularından uyanıp gereğini yapmak için ellerini taşın altına sokarlar..

Saygılarımla..

 

Bu yazıyı sosyal medya paylaşabilirsiniz

Yazar: Erdal Erdoğdu

Ülkemizin önde gelen iletişim danışmanlığı firmalarının PR ve dijital ekiplerinde görev aldım, birçok üniversite ve özel eğitim kurumunda iletişim bilimleri üzerine eğitimler verdim. Kamu kurumlarında iletişim birimi yöneticiliği yapmaktayım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial