sonunda 3. Erdal olabildim :)

Geçtiğimiz günlerde ‘erdal’ isminin analizi konusu üzerine yazdığım bir yazıda google de erdal diye yapılan aramalarda ilk 10 sırada çıktığımı ama hiç ilk üçe giremediğimi yazmıştım. Ama her geçen gün popülaritemin artması ile 🙂 sonunda google de yaşayan erdallar zümresinde ilk 3e 3. sıradan giriş yaptım.. Vatana millete hayırlı uğurlu olsun. Bilin bakalım bu yarışta 2.yi ge.ersem kaçıncı olcam 🙂

 

 

Ne güzel bir fotoğraf değil mi? 🙂

Erdal isminin isim analizi

Selamlar arkadaşlar. Googlede ‘Erdal’ diye aratma yaptığınızda ben 5- 10 arasında ki seçeneklerde çıkıyorum. Önümde Erdal Erzincanlı, Erdal İnönü, Eski popçulardan şarkıcı Erdal bir de wikipedia üzerinden Erdal Öz var. Bunları şimdiye kadar sıralamada hiç geçemedim ama bu geçemeyeceğim anlamına gelmez. 🙂 Neyse geçtiğimiz günlerde buna birde isim didikle diye bir sitede Erdal isminin isim analizi diye bir sayfa eklendi ve beni bir sıra geri attı ama bu sıralama sürekli değişiyor bi o öne geçiyor bi ben :p

Öncelikle Erdal isminin anlamını vermek lazım herhal kökeni Türkçe olan bu erkek isminin anlamları;

1- Er-dal. Yeni yeşermiş, taze dal; genç, taze.

2- Tek erkek, dal gibi uzun erkek.

3- vakti zamanında trt2 de yapılan kelime bazlı bilgi yarışmasında ki dil hocaları ise , bu ismin tarihte ERDEL beyliği olarak geçen beylikten geldiğini -del ekinin zamanla -dal olarak değişip bugünkü halini aldığını ve anlamının ise uzakta ki toprak manasına geldiğini söylemişlerdi.

 

Bu sitede ki Erdal isminin analizine göre;

ERDAL Türkiye’de en çok kullanılan 65. isim (… 63. barış, 64. çiğdem, 65. erdal, 66. seda, 67. ayşegül, …). Ülkemizde yaklaşık her 387 kişiden birinin adı ERDAL ve ismin yaygınlık oranı binde 2.58.

ERDAL adının yaygınlık oranının Türkiye’nin resmi nüfus sayımı sonuçları ve günlük ortalama nüfus artış hızına orantılarsak ülkemizde 01-09-2008 13:44 itibariyle yaklaşık 184,175 kişinin isminin ERDAL olduğu ve ERDAL isimli kişi sayısının her yıl ortalama 3067 kişi arttığı tahmini yapılabilir. Okumaya devam et “Erdal isminin isim analizi”

dgs olmadı :(

Malumunuz geçtiğimiz günlerde dikey geçiş sınavına girdim… 273.586 puan almısım, Türkiye’de 400. olmusum ama yetmemiş. ilk tercihim marmara iletişim 277.075 puan, son tercihim konya selcuk iletişim 271.398 puan. Sözelci olarak bir türkçe sorusunun 3 puan oldugunu hesaplarsak. Ne kadar yakın bir yerden yerleşemediğimi söyleyebilirim ama tüm hata benim sınavda 2 soru daha çözememsim. 2yıllık okurken azcık daha calısıp diploma notumu 0.10 puan daha yükseltememişim.

şonuç olarak bir sınavı daha geçemedim….

şimdi kafamı hangi duvarlara vurayım… ???

Erdalerdogdu.com 1 Yaşında!

Erdal ErdoğduBlog aleminin güzide, mükemmel, möhkem insanları!

Bendeniz erdalerdogdu.com nöbetçi bloggeri sinanata. Erdalım tatilde olduğu için bana mesaj atmış. İnternet bulamıyormuş yaban illerde. Blogumun 1. Yaşı doldu bir yazı patlatıver diye.

Hakkaten de blog yazması için Erdalı kandırdığımdan sonra tam 1 sene geçmiş. Vakit hızlı geçiyor hatta hıphızlı.

Ben 3 senedir aşağı yukarı blog yazıyorum. Ama Erdalın kitleye hitab usulu benden çok daha etkili. Bunu da istatistiklerinden anlayabiliyoruz. Çünkü kardeşimin çok daha fazla takipçisi var. Üniversite 2. dönem çok pasif olmasına karşın yine de izleyici kitlesini kaybetmedi Erdal. Kendi deyimiyle çok güzel arkadaşlar edinmiş blog aleminden.

Bir sene de neler olduğunu anlattık. Şimdi birde rakamlar konuşsun.

  • Erdal bu 1 yıllık zaman dilimi içerisinde tam 62.923 farklı bilgisayar/kullanıcı tarafından ziyaret edilmiş.
  • Gelen ziyaretçiler farklı sayfalar dolaşarak 117.883 sayfa gösterimi yapmışlar.
  • Her ziyaretçi ortalama 1:30 dakika sitede kalmış. Bir blog için gayet güzel bir zaman 1:30 dakika ziyaretçiyi siteye kitliyor olabilmek süper.
  • Gelen ziyaretçilerin %81.57‘si yeni ziyaretçilermiş. Kitlesini sürekli dinamik tutmayı başarmış.
  • Küreselleşen dünyaya ayak uyduran Erdal sırasıyla en çok Türkiye , Almanya , Çin , Amerika ve Fransa’dan ziyaret almış. İnsan global olmayagörsün.
  • Bu popülarite erdalımı google’da aranır bir insan yapmış. Tam 2058 defa insanlar google’da Erdal Erdoğdu diye aratp erdalerdogdu.com a yönlenmişler.
  • Erdal’a en çok images.google.com.tr ziyaretçi yönlendirmiş. Sonra benim blog sonra da facebook var bu sıralamada.

Aşağı yukarı istatistiklerimiz bu şekildeydi efendim. Nice yenilikler nice güzel istatistikler duymak, duyurmak dileğiyle.

Huzurlarınızda Erdal’ı kutluyor, başarılarının devamını diliyorum.

‘Anneler hisseder…’

Ana gibi yar olmaz…

Ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar…

Ve bunlar gibi söyleyeceğim onlarca, yüzlerce,binlerce sözler. Daha önce de annelerin evlatları hakkında ki bazı şeyleri hissebildiği gibi bazı şeyleri blogumda yazmıştım. (bakınız) Geçtiğimiz günlerde bir olay yaşadım. Şaşırdım kaldım, aslında şasılması gerekecek bir şey olmadığını da daha sonra yaptığım akıl muhakemelerinde çözdüm.

Üsküdarda eve gelmek için otobüse bindim, biliyorsunuz sağlık sorunlarım ve çok büyük acılar, ağrılar çekiyorum, bel ve sol bacak bölgemde ağrılar var. Akşam iş çıkısıydı, otobüs haliyle tıklım tıklım, oturacak yer bulamadım. Ama nasıl ağrım var anlatamam. Bir yandan da otübüste yanımdakilere bunu çaktırmamak için dişimi nasıl sıkıyorum bir görmelisiniz. Ama 10-15 dakika sonra 50-55 yaşlarında bir teyze ‘oğlum bir bakar mısın’ dedi. Buyrun hanım teyzecim deyince; “ben birazdan ineceğim istersen sen benim yerime otur dedi. Estagfurullah, lütfen, siz indikten sonra otururum dememe kalmadan ayaklandı teyze, ama yanında ki genç herhal utanmış olcak ki teyzecim siz oturun dedi ve bana yer verdi, bu esnada yok, lütfen kalkmayın dememe kalmadan arka koltukta oturan teyzede oğlum sen rahatsızsın hadi otur dedi ve ağzım oracıkta açık kaldı. Oturduktan sonra iki hanım teyzede aynı anda hayırdır oğlum daha gençsin ama ayağının üstüne basamıyorsun, muhtemelen belinde de ağrılar var dediler. Bende olayı anlattım, fıtık olduğumu, çok şiddetli ağrılar çektiğimi… Teyzenin bana dediği laf oğlum bende anneyim, benimde senin gibi 2tane oğlum var, ben anlamayayım da kim anlasın, ANNELER HİSSEDER dedi. Ve hanım teyze bundan dolayı bana yer vermek istemiş, oysa benden bir durak önce inecekmiş.

Ne diyeyim ki bu vesileyle, tüm annelerimizin ellerinden tekrar tekrar öperim. Bana anneliğin ne kadar kutsal bir durum olduğunu, Peygamberimizin(s.a.v) neden ‘Cennet anaların ayakları altındadır…’ dediğini bir kez daha ispatladılar.

veren el alan elden üstündür

Evet arkadaşlar başlığımıza baktığımızda dilimiz de çok kullanılan ister deyim diyelim ister atasözü diyelim bir söz var.

Benim dualarım vardır,benim çekinmeden Rabbime savurduğum,bıkmadan usanmadan O ndan istediğim şeylerin içinde bulunduğu dualar.

Bunlardan biri de; ‘Rabbim veren el alan elden üstündür,beni veren elli kullarından eyle’ dir. Niye mi böyle bir dua? Çünkü insanlarla birşeyleri paylaşmayı,onlara birşeyler ikram etmeyi,eğer gerekiyorsa onların ihtiyaçlarını karşılamayı,eksikleri takviye etmeyi çok seviyorum. Böyle bir hayat kurmaya ve bu şekilde de devam etmeye gücüm yettiğince devam etmeye çalışacağım Rabbim izin verdiği sürece.

Ben sizlere de böyle dualar etmeyi tavsiye ederim,gücümüz yettiğince paylaşabilmeliyiz elimizdekileri israf etmeden tabiki de cimrilik bize yakışmadığı gibi bonkörlükte (israf) bize yakışmaz. Olaya bu açıdan yaklaşmak lazım.

Yaradanın hepimizi veren elli,eli ve gönlü açık kullarından etmesi dileklerimle.

mekanlarımız ve sohbetlerimiz

Evet gençler,nasılsınız bakalım? Umuyorum ki ben ortalarda yokken arkamdan işler çevirmiyorsunuz 🙂 Aramızda ögrenci olanlar,genel olarak toplu taşıma araçlarını kullananlar yada kamuya açık olan (belediye,hastane vs ) yerlerde nadirende olsa sıra bekleyenleriniz varsa el kaldırsın. Bu yazıda yukarda saydığım mekanlarda karşılaştığımız bir sorun demeyeceğim ama genelde biz gençler olarak sıkılmamıza neden olan bir durum olarak değerlendirebileceğimiz bir konu hakkında birşeyler yazcam. Otobüste,hastanede… biyerde otururken yanımızda ki bizden yaşlı olan kişinin,memleketin neresi evladım senin,burada ögrencimisin, (eğer bayansa ay kıyamam canın cıkmış bu sıcakta,bu yaşta çalışıyormusun sen) gibi monolog yaşamdan dialoga geçme çalışmalarının başlangıç sorularıyla karşılaşırız. Benim için büyüklerle sohbet etmek her zaman büyük zevk vermiştir. Bilmem bilirmisiniz ‘şey edibali,osmanlı kurucusu osman bey’e verdiği nasihat mektubunda da rahmetin büyüklerle birlikte olduğunu özellikle nasihat etmiştir’. Ayrieten gerek saygıdan dolayı gerekse inaçlardan dolayıda yaşlılara umursamazlık cinsinden bir terbiyesizlik yapmak bizlere yakışmaz. Özellikle ben kendime yakıştırmam çünkü eğer nasipse birgün bizde ak saçlı ak sakallı pamuk şeker kıvamında yaşlı insanlar olacağız. Ama son 2 seferde karşılaştığım insanlar gerçekten canımı sıkan dialoglar yaşattılar bana.Bunlardan ilki geçtiğimiz günlerde hastanede muayene sırası beklerken karşılaştım,çok güzel bir amcamız sen burda öğrencimisin diyerekten sohbete girdi ve sohbet geldi ‘sosyal güvenlik yasasına’ dayandı. Amcamı bıraksanız bu ülkeyi 2 dakikada kurtaracak ama amce bey ne konuştuğundan haberi var ne söylediklerinden,2-3 tane cevap verdim kendisine,verdiği soruları açıkladım,güzel oldu kıvamına geldi yolladım kendisini ama sonra bir dışarı cıktım geldim,baktım ki başka bir gençin yanına oturmuş yine ama yine aynı şeylerden bahsediyor,bi de beni görünce utandı. İkinci olayda otobüsle İzmir’den İstanbul’a gelirken gerçekleşti. Bu sefer ki kahramanım 40 yaşlarında ama o na kalsa Türkiye tarihini baştan aşağı yaşamış bir abimiz.Burda da konu otobüste ki host’tan memlun  kalmamaktan açıldı ve siyasi devrimler,ne ak partisi ne cumhuriyet dönemi kaldı ki tüm konusma epi topu 45 dakika içinde gerçekleşti ve işin ilginçi abim 8 saatlik yolculuğun 7 saati uyudu son 1 saatte maşallah dili açıldı. O da çok radikal bir abiydi, bıraksam Türkiye’de ki tüm sağcıları asacak kesecek ama bunu haklardan hukuklardan eşitliklerde bahsederken el altından hissettiriyor. Neyse o abimizlede güzel bir sohbetimiz oldu,neredeyse tüm dediklerini kitledim boğazına ama kendi kaşınmıştı 🙂

Şimdi gelelim fasülye nin faydalarına; ben artık kendi adıma böyle sohbetlere girmekten, hiç tanımadığım insanlardan abuk sabuk nasihatlar almaktan sıkıldım,bu ülkede kahvelerde günde binlerce hükümet yıkılır binlercesi yine kurulur,biri olaya sağdan bakar biri soldan,keşke olaylar bu kadar basit ve onlara çözümler bulmakta kahvede oturmak ve okey oynamak kadar kolay olsa. Burdan sakın eleştri olmasın gibi bir anlam cıkmasınben eleştrinin,muhalefetin ve rekabetin her zaman kaliteyi ortaya cıkarcağına inanıyorum.Herkesin her konuda konuşmaya hakkı var ama bu dialoglar hiç bitmeyecek anlaşılan. Ama biri biz gençleri kurtarsın artık 🙂

iflas etmenin yolları

erdal demirkıran iflas etmenin yollarıİflas etmenin yolları Erdal demirkıran adlı adaşımın yazdığı bir kitap..Erdal Demirkıran kim diye sorarsanız ben dünyanın en zeki insanıyım diyerek kendini çok iyi şekilde pazarlamayı başarmış.Kitaplarını okuduğumda beni güldürmeyi başaran ama onca aktivetisnie karsın google ye Erdal yazdıgınızda beni hale geçememiş 🙂 insandır kendisi.Kashna diye bir felsefesi var..Arkadaş anlayacağınız üzere kendini çok iyi pazarlamayı biliyor.Dün oda arkadasım Erdal Bey’in İflas etmenin yolları (%100 garantili) adlı kitabını almış getirmiş.Ben daha öncede birkaç kitabına göz atma fırsatı bulmutum açıkcası, o yüzden arkadasıma sordum (onun adıda erdal bu arada 🙂 ) niye bu kitabı aldıgını .Arkadaşı hediye etmiş. Bende nacizane aldım elime ve kitabın ilk kırk sayfasını bir cırpıda okudum gercekten sürükleyici ve insanı güldüren bir kitap…Kitapta yazanların tam tersini yaparsanız batmazsınız izlenimi veren,iğneleyici cümleri ve akıl verici hikayelerini içine almış gayet basarılı bir kitap..

Erdal Demirkıranın daha önce istanbul-ümraniye’de verdiği bir seminere katılmıstım,daha önce bikaç blogada onun tarzını begenmediğimi yazmıstım..Ama arkadaş kendini baya geliştirmiş.Su asamada kendini tebrik etmekten baska birsey gelmiyor elimden.

He kitabı alıp okuyalım mı,derseniz o kadar da değl derim ama nacizane kitap bir yerden elinize geçerse gülmek için yada azcık bazı seylerin dikkatine varmak için bir göz atabilirsiniz.Kişisel gelişim tarzı bir dilli var kitabın,tersini söyleyip dogru yolu göstermeye calısıyor..Okumak isteyeniniz olursa,aman aman ben kitap kurduyumdur diyorsanız,kitabı alınız ve Erdal Bey’e para kazandırınız.

erdalerdogdu.com blograzzi’de günün blogu

Blogosferde nefes alanlar blograzzi.com sitesini bilirler,bir yandan blogların er meydanı diyebilecegimiz bu site diğer açılardan baktığımız da blogların yonja’sı olarakta kabul edilebilir ki yonja pek tasvip ettiğim bir site değildir.Blograzzi’ye sevgili kardeşim sinanata ‘nın tavsiyesi üzerine pekte istemeyerek üye olmuştum.Aslında üzerinde pek durduğum bir yerde değildi yani birçok kişi gibi blogum tanınsın diye onlarca kişiyi favorilerim arasına eklemedim,yüzlerce kişiye yorumlar atmadım sırf laf olsun diye içinde sadece ‘güzel blogmuş’ yazan.Blogumu geçmişten bugüne takip edenler bilirler ki artık eskisi gibi uğramıyorum blogumla bunun nedeni de malesef ki okulum ama merak etmeyin 🙂 çok yakında tekrardan döneceğim aranıza.Bunlara karşın 3nisan 2008 günü blograzi de günün blogu seçilmişim.İnanın bundan haberim bile yoktu benim,geceleyin blogdaki yorumları onaylamak için nete girdiğimde bir arkadaşımın bloga yazdığım bir yazının başlığında yaptığı bir hata için attığı yorum sonucu günün blogu şeçildiğimi öğrendim.Ki buna çok sevindiğim söylenemez çünkü dediğim üzere blogumla uzun süredir ilgilenemiyorum diğer bir yandan blograzi içinde en aktif bloglar içinde yer aldığımıda gördüm bu daha büyük bir süpriz oldu benim için.Neyse öyle yada böyle blograzide günün blogu seçilmek bana mutluluk verdi.çok güzel şeyler yazmasamda yazdığım yada eklediğim şeyler bir şekilde ödüllendirilmiş oldu.

erdalerdogdu.com blograzzi’de günün blogu

(resmi büyütmek için üzerine tıklayınız,baktıktan sonra geri dönünüz 🙂 )

GÜNÜN BLOGU SEÇİLDİĞİM İÇİN BLOGRAZZİ YÖNETİCİLERİNE ÇOK TEŞEKKÜR EDER,SAYGI VE SELAMLARIMI SUNARIM.

Social media & sharing icons powered by UltimatelySocial